Ana Sayfa


Haber bülteni üyeliği

islam » Tarihte Bu Hafta

KUTLU DOĞUM HAFTASI

"Sen yüce bir ahlak üzeresin." (Kalem;4)

Allah Resulü SAV ?in himayesinde büyümüş Hind b. Ebi Hale şöyle der:

"Hz. Peygamber (SAV) yumuşak huyluydu, sert yapılı değildi. Hiç kimseye hakaret edilmesine dayanamazdı. Küçük şeylere bile memnuniyetini gösterir, teşekkür ederdi. Hiçbir şeye kötü demezdi. Önünü ne tür yemek gelirse yer , şöyle böyle demezdi. Eğer biri Allah'ın emrine aykırı hareket ederse öfkelenir, ilahi emri savunurdu. Fakat kendi şahsi meselesi için hiçbir zaman öfkelenmez ve hiç kimseden intikam almazdı."(Tirmizi)

Peygamber (SAV)'in eşi Hz.Hatice, vahyin yeni başladığı sıralarda O'nu şu sözlerle teselli etmişti:

"Allah'a andolsun ki Allah Teala seni hiçbir zaman mahcup etmeyecektir. Sen , akrabalık bağlarını gözeten bir insansın, borçluların borçlarını veriyorsun, fakirlere yardım ediyor, misafirleri ağırlıyorsun doğruları destekliyorsun, muhtaçların ızdırabını hafifletmeye çalıyorsun" (Buhari,Müslim, Nesai)

RESULE İTAAT

Şeytan onları sarıp kuşatmıştır; böylelikle onlara allahın zikrini unutturmuştur. işte onlar, şeytanın fırkasıdır. dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir. hiç şüphesiz Allaha ve Resulüne karşı, onların koydukları sınırları tanımayıp kendileri sınır koymaya kalkışmakla başkaldıranlar; işte onlar, ençok zillete düşenler arasında olanlardır. Allah yazmıştır: '' andolsun ben galip geleceğim ve elçilerim de:'' gerçekten Allah, en büyük kuvvet sahibidir, güçlü ve üstün olandır.
Allaha ve ahiret gününe iman eden hiçbir topluluk bulamazsın ki, Allaha ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi ve dostluk bağı kurmuş olsunlar; bunlar ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi soyları olsun. onlar öyle kimselerdir ki Allah kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır orda süresiz kalıcıdırlar. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Allahın fırkası olanlar, umutlarını gerçekleştirip kurtuluş bulanların ta kendileridir.

mücadele 19-

Kim kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan sonra, elçiye muhalefet ederse ve müminlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü şeyde bırakırız ve cehenneme sokarız. ne kötü yataktır o!... nisa 115

Ey iman edenler, allaha ve resulüne itaat edin. siz de işitiyorken ondan yüz çevirmeyin.
Ve:''biz işittik'' dedikleri halde, gerçekte işitmeyenler gibi olmayın.
Gerçek şu ki, Allah katında yerde debelenenlerin en kötüsü, bir türlü akıl erdiremez sağırlar ve dilsizlerdir.Eğer allah onlarda bir hayır görseydi muhakkak onlara işittirirdi. İşittirseydi bile, arka çevirenler olarak yine yüzçevirirlerdi.
Ey iman edenler size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allaha ve Resulüne icabet edin. ve bilin ki muhakkak Allah, kişi ile kalbi arasına girer ve siz gerçekten O'na götürülüp toplanacaksınız.

enfal 20-24

Resulullaha uymak farzdır. Kur'an-ı kerimde buyuruluyor ki:

Kur'an-ı kerimi insanlara açıklayasın diye sana indirdik. [Nahl 44]

De ki, "Eğer Allahı seviyorsanız, bana uyun!" Allah ta sizi sevsin, günahlarınızı bağışlasın.. [A. İmran 31]

Ona tabi olun ki, doğru yolu bulasınız. [Araf 158]

Resule itaat eden Allaha itaat etmiş olur. [Nisa 80]

Resullulahın yanlış bir şey söyliyeceğini düşünmek, Allahü teâlânın kelamını inkar olur. Çünkü Allahü teâlâ (Resulüme uyan kurtulur) buyururken, buna inanmamak Allahı inkar etmek olur. Bu husustaki ayet-i kerime meallerinden birkaçı şöyle:

Allaha ve Onun ümmi nebi olan Resulüne iman edin, Ona uyun ki doğru yolu bulasınız. [Araf 158]

Kim, Allaha ve Resulüne itaat ederse, elbette en büyük kurtuluşla kurtulmuştur. [Ahzab 71]

Peygamber size neyi verdiyse alın, neyi yasak ettiyse ondan sakının! [Haşr 7]

Ey iman edenler, sizi hayat verecek şeylere [dinin emirlerine, Cennete, ebedi doğru itikad ve amellere] davet edince, Allaha ve Resulüne icabet edin! [Enfal 24 ]

De ki "Eğer Allahı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin!" [A.İmran 31]
[Bu ayet-i kerime inince, münafıklar, şimdiki müsteşrikler gibi, "Muhammed kendine tapılmasını istiyor." dediler. Bunun üzerine aşağıdaki ayet-i kerime indi. (Şifa-i şerif)]

De ki, "Allaha ve Peygambere itaat edin! Eğer [Peygambere uymayıp] yüz çevirirlerse, [kâfir olurlar] Elbette Allah kâfirleri sevmez. [A.İmran 32]

Ey iman edenler, sizi hayat verecek şeylere [dinin emirlerine] davet edince, Allaha ve Resulüne icabet edin! [Enfal 24]

Söylenene değil, dindeki delillere bakmak gerekir. Beş vakit namazın farz olduğu Kitap, Sünnet, İcma ve Kıyas-ı fukaha ile sabittir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
Namaz, müminlere belli vakitlerde farz kılındı. [Nisâ 103]
Namaz, belli vakitlerde farz kılındı buyurulup, ayrıca, beş vaktin hepsi de diğer ayetlerde bildirildiği hâlde, "Beş vakit namaz" ifadesinin geçmeyişi, kutuplarda ve buralara yakın yerlerde, beş vaktin tamamının taayyün etmemesindendir. (N. İslâm)
İsra suresinin, Güneşin kayması ânından, gecenin kararmasına kadar ve sabah vakti namaz kıl.. mealindeki 78. ayet-i kerimenin aslında geçen, (Dülûk-üş şems) öğle ve ikindi, (Gasak-ıl leyl) akşam ve yatsı namazı, (Fecr) de sabah namazıdır. (Beydâvî)
Kaf suresinin, Güneşin doğuşundan ve batışından önce ve gece Rabbini tesbih et mealindeki 39. ve 40. ayet-i kerimesindeki, güneşin doğuşundan önceki sabah namazı, güneşin batışından önceki öğle ve ikindi namazı, geceki de akşam ve yatsı namazıdır. (Beydâvî)

Beş vakti bildiren ayet
İbni Abbas, (Kur'an-ı kerimde beş vakit namazı bildiren ayet hangisi) diye suâl edildiğinde, şu mealdeki ayet-i kerimeyi okudu:
Akşama girerken, sabaha ererken, gündüzün sonunda ve öğle vaktinde Allahı tenzih edin!
[Rum 17,18]
Akşama girerkenden maksat, akşam ve yatsı namazı, sabaha ererkendeki sabah namazı, gündüzün sonundaki, ikindi namazı, öğledeki de, öğle namazıdır. (Celâleyn)
Nur suresinin 58. ayet-i kerimesinde, (salât-ı fecr = sabah namazı) ve (salât-ı işâ = yatsı namazı) ifadesi açıkça geçmektedir.
Peygamber efendimiz, Bekara suresindeki, Namazları ve vustâ namazını kılın mealindeki 238. ayet-i kerimeyi açıklarken, (Vustâ namazı ikindi namazıdır) buyurdu. (İ. Ahmed) Bu ayet-i kerimede, (Namazları ve ikindi namazını kılın) buyuruluyor. Arabî gramere göre, namazlar [salevât] denince, ikiden fazla namaz anlaşılır. Çünkü iki namaz demek için, salevât [namazlar] değil, salâteyn [iki namaz] denilir. İkindi namazı vustâ [orta] namaz olduğuna göre, ikindi hariç, öteki namazların sayısı iki olamaz, ikiden fazla olması gerekir. Üç de olamaz. Çünkü 4,6 gibi çift sayılı olmalı ki, ikindi namazı tam ortada olabilsin. Yani ortadaki namaz ikindi olduğuna göre, ondan önce iki namaz, ondan sonra da iki namaz bulunduğu meydana çıkar.
Diğer ayetlerdeki namaz vakitleri de dikkate alınınca, namaz vakitlerinin beş olduğunda hiç şüphe kalmaz. (H. S. Vesikaları)
Kur'an-ı kerimi Peygamber efendimiz açıklamıştır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Büyük günah işlenmediği müddetçe, beş vakit namaz ile cuma namazı, öteki cumaya kadar aralarda işlenen günahlara kefarettir.) [Müslim]

5 vakit namaza devam edin! [Taberânî] (sahih)

5 vakit namazla emrolundum. [Buhârî] (sahih)

Sünnetten Delil

Peygamber efendimiz, (Beş vakit namazı kılan, Ramazan orucunu tutan, zekât veren ve büyük günahlardan sakınan herkese, kıyamette, cennetin 8 kapısı açılır) buyurup, Nisâ suresinin Nehyolunduğunuz büyük günahlardan kaçarsanız, küçük kusurlarınızı örter, sizi şerefli bir makama yükseltiriz mealindeki 31. ayet-i kerimesini okudu. (Hâkim)
(Birinin evi önünde, bir nehir olsa, günde beş defa bu nehirde yıkansa, üzerinde kir kalır mı) sorusuna, eshab-ı kiram, (Hayır ya Resulallah) dediler. Onlara buyurdu ki: (İşte beş vakit namazı kılanların da günahları böyle kalmaz.) [Buhârî]

Editör Bilgileri

Münir A..


Editöre Ulaşın

En Son Eklenenler

x-isini-pulsari
yaz-ucgeni
yerel-kabarcik
yildizlar-arasi-yolculuk
zhai-zhigang
avusturya-uzay-ajansi
birlesik-krallik-uzay-ajansi

Uzerine.com Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa | Gizlilik Sözleşmesi | Üye Girişi